Cinsiyetiyle Barışık Çocuklar
Kız Gibi Kızlar, Erkek Gibi Erkekler
Günümüzde yürütülen “cinsiyetsizleştirme” politikalarının çok tehlikeli bir proje olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Bu projenin temel bir amacı var: Aile yapısını bozmak! Neden aile yapısı hedefleniyor? Çünkü aile olmazsa nesil olmaz. Nesil olmazsa insanlık ortadan kalkar. Küresel güçlerin insanlığın yok oluşu için son kartı, son kozu, son büyük projesi şu an bütün ailelerin kucağında; patlamayı bekleyen bir bomba gibi konuşlanmış durumda. Bomba patlarsa ne olur? Altında tüm insanlık kalır!
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Çocuklarımızın üzerine püskürtülmeye çalışılan cinsiyetsizleştirme akımının karşısında dimdik duruyor! “Çocuğuma cinsiyetini nasıl sevdiririm?”, “Cinsiyet gelişimi dönemini nasıl desteklerim?”, “Cinsiyetiyle uyumsuz davranışları varsa ne yapmalıyım?” gibi onlarca ebeveyn sorusuna açık yüreklilikle cevaplar sunuyor.
Kızlar “kız” gibi, erkekler “erkek” gibi yetişsin diye…
Kitap Detayları
| Yazar | |
|---|---|
| Editör |
Ayşe Çetintaş |
| Yaş Grubu | |
| Kategori | |
| Sayfa Sayısı |
208 |
| Ebat |
15,5×23 cm |
| Cilt |
Karton Kapak |
| Baskı Tarihi |
Ekim 2024 |
Kitabı satın almadan önce incele
Satın Al
Kitabımızı aşağıdaki platformlardan satın alabilirsiniz.
Editörün Kaleminden
Günümüzde çocuk yetiştirmenin, özellikle de cinsiyet kimliği gelişimi konusunda ebeveyn olmanın ne kadar zor olduğunu hepimiz biliyoruz. Çevremizde çocuklarımızı etkilemeye çalışan sayısız dış faktör var: sosyal medya, arkadaş çevresi, çeşitli lobiler… Her biri çocuğumuzun kimlik gelişimi üzerinde etkili. İşte tam da bu noktada, Prof. Dr. Nevzat Tarhan’ın kaleme aldığı bu satırlar tüm ebeveynlere ilaç gibi gelecek.
Aile yapısının bozulması durumunda ortaya çıkabilecek tehlikelere dikkat çekerken, özellikle “cinsiyetsizleştirme” politikalarının aile üzerindeki yıkıcı etkilerine vurgu yapan kitabımız; cinsiyet kimliği gelişimi, çocuklarda cinsel sapmaların önlenmesi, doğru anne-baba tutumlarının neler olması gerektiği gibi konuları derinlemesine işliyor. Her bölümde farklı konulara odaklanarak okuyuculara kapsamlı bilgiler sunan bu eser, dört ana bölümden oluşuyor: İlk bölümde aile ekosistemi ve aile yapısının önemi ele alınırken, ikinci bölümde çocuklarda cinsiyet gelişimi inceleniyor. Üçüncü bölümde, anne-baba tutumlarının cinsiyet kimliği üzerindeki etkileri üzerinde duruluyor. Dördüncü ve son bölümde ise travmaların cinsel kimlik gelişimine etkisi gibi daha spesifik konular ele alınıyor.
Neden bu kitabı okumalıyız? Bir anne ya da baba olarak çocuğumuzun kendi kimliğini inşa etme sürecinde nasıl yanında olabileceğimizi öğrenmek, bazen kendimizi çaresiz hissettiren sorulara yanıt bulabilmek isteriz. Çünkü her anne ve baba çocuklarının kendilerini sağlıklı ve mutlu bireyler olarak yetiştirmesini arzu eder ve bunun için gayret sarf eder, etmelidir de… Ancak bu, çoğu zaman düşündüğümüz kadar kolay olmuyor. Çocuklarımız, özellikle de cinsel kimlik gelişimi sürecinde hem biyolojik hem de duygusal olarak birçok değişimden geçiyor. Günümüzde çocuklarımızın karşı karşıya kaldığı zorluklar ve tehlikeler her geçen gün artıyor. Özellikle sosyal medya ve dijital dünyada cinsiyetle ilgili yanlış yönlendirmeler, çocukların kimlik gelişimini olumsuz yönde etkileyebiliyor. Prof. Dr. Nevzat Tarhan, tam da bu süreci anlamamızı ve çocuğumuza en doğru şekilde nasıl destek olacağımızı, kültürel ve toplumsal değerlerimizi de ön plana çıkararak adım adım anlatıyor. Hem de sıkıcı akademik dilden uzak, samimi ve anlaşılır bir üslupla. Ama bir o kadar da derin bilgilerle…
Prof. Dr. Nevzat Tarhan’ın bu eserini okurken, ailelerin cinsiyet konusunda daha bilinçli ve duyarlı olması gerektiğini ve bunun hayati bir önem taşıdığını anlıyoruz.
Bu Kitabı Neden Okuyalım?
- Dr. Nevzat Tarhan’ın Bilgi ve Deneyimi: Kitabın yazarı, Türkiye’nin önde gelen psikiyatristlerinden biri olan Prof. Dr. Nevzat Tarhan. Yazarın, aile dinamikleri ve çocuk gelişimi üzerine derin bilgisi, ailelerimize ışık olacak.
- Anne-Babalara Yönelik Pratik Tavsiyeler: Çocuklarının sağlıklı cinsel kimlik geliştirmesi için rehberlik eden somut önerilerin yanı sıra ailelerin çocuklarının cinsel kimlik gelişimine nasıl destek olabileceğini, onların tutumlarının bu süreçteki önemini bilimsel ve kültürel perspektiflerle ele alıyor.
- Sağlıklı Aile Sistemi Kurma Yöntemleri: Aile içindeki rollerin doğru paylaşımı, aile içi güven ve sağlıklı disiplin oluşturma gibi konular detaylıca işleniyor.
- Cinsiyet Gelişimi Hakkında Bilimsel Veriler: Çocuğun cinsiyet gelişimini nörobiyolojik ve psikososyal temeller üzerinden ele alarak en güncel ve bilimsel temelli yaklaşımları sunuyor.
- Çocuklarda Travma ve Cinsiyet Gelişimi: Kitap, çocukların maruz kaldığı travmaların cinsel kimlik gelişimine olan etkilerini ele alıyor ve travmaları fırsata çevirme yollarını tartışıyor. Bu, çocukları olan veya olacak her aile için büyük bir önem taşıyor.
- Modern Toplumdaki Ahlaki Erozyona Karşı Aileyi Koruma: Kitap, ailenin modern dünyadaki ahlaki çöküşe karşı nasıl korunabileceğine dair detaylı çözüm önerileri sunuyor. Cinsiyetsizleştirme projelerinin topluma verdiği zararı anlatırken, ailelerin bu tuzaklardan nasıl korunabileceğini ortaya koyuyor.
- Örnek Vakalar ve Çözümler: Gerçek hayattan vakalar ve örnekler sunulması teorik bilgilerin pratiğe nasıl dökülebileceğini görmenizi sağlıyor.
- Ahlak Eğitimi ve Mahremiyetin Önemi: Çocuklarda ahlak eğitimi ve mahremiyet bilincinin geliştirilmesi üzerine derin bir bakış açısı sunmasının yanı sıra, çocukların ileride karşılaşabileceği sapkınlıklardan korunmalarını sağlayacak yolları anlatıyor.
- Cinsiyetiyle Barışık Bireyler Yetiştirmek: Kız ve erkek çocuklarının kendi cinsiyetleriyle barışık bireyler olarak yetiştirilmelerinin yollarını bilimsel ve kültürel perspektifle anlatıyor. Her ailenin ihtiyaç duyduğu, uygulaması kolay ve etkili öneriler sunuyor.
Ailece Bu Cümleye Bayıldık
Başımızı azıcık Batı’ya çevirdiğimizde LGBTQ harfleriyle şifrelenen ve ne yazık ki dalga dalga yayılan bir plan görmekteyiz. Bu öyle fıtrata aykırı bir plan ki sadece eşcinselliği değil, sapkın pek çok ilişki biçimini sembolize ediyor. Bizler hemcinsine ilgi duymayı elli yıl öncesinden klinik bir patoloji sayıyorken, bugün ağaca, hayvana, çocuğa, bebeğe olan cinsel ilginin bir hak, bir tercih (!) olduğu savunuluyor. Bazı Avrupa ülkelerinde pedofili gibi bir sapkınlığın “Çocuk istiyorsa hakkıdır!” üzerinden propagandası yapılıyor. Nuh kavmini helak eden ensest ilişki, kişilerin rızası olduğu sürece desteklenmesi gereken bir tercih olarak lanse ediliyor. Tüm bu rezaletin hoş gösterilmesi tüm güçlerini sonuna kadar kullanıyorlar. Eşcinsel starlar, cinsiyeti belli olmayan şarkıcılar, ‘Önemli olan aşktır, ister insana olsun ister hayvana’ diyebilecek kadar patolojik bir tutum sergileyen ekran yüzleri, başta çocuklarımız olmak üzere, tüm insanlığı zehirlemek için topluma örnek olarak sunuluyor. Bu yüzden bu kötü niyetli lobilerle savaşabilmemiz ve nesli koruyabilmemiz için ailelerin doğru aktarımlar yapması şart gözüküyor. Bugün nesillerin sağlıklı bir cinsel kimlik inşa edebilmesi için ne ekersek yarın onun hasadını toplayacağız.






